KOCAMAZ’DAN SERVET KOCA’YA: “BEHEY ALLAH’TAN KORKMAZ, KULDAN UTANMAZ, DEFALARCA SORDUM!”

Akla hayale gelmeyecek kumpas organizasyonunun baş aktörü İYİ Parti Mersin eski İl Başkanı Servet Koca’nın tutarsız açıklamalarını sert bir dille yalanlayan önceki dönem Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz sert konuştu: “Kurban olayım O Allah’a ki seni nasıl da şaşırtıyor ve bu arada asıl adayınızın H.T. olduğunu da itiraf edebiliyorsun. Ve resim tamamlanıyor!”

Geçtiğimiz hafta 5 aylık suskunluğunu birden bire bozarak konuşma kararı alan 31 Mart yerel seçimlerine damga vuran akla hayale gelmeyecek kumpas organizasyonunun baş aktörü Servet Koca’nın açıklamalarına cevap veren önceki dönem Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Burhanettin Kocamaz sert açıklamalarla Koca’yı yalanladı.

Koca’nın açıklamalarına cevap vermeyi düşünmediğini ancak öyle aslı astarı olmayan bilgilerin kamuoyunda dolaştığını kaydeden Burhanettin Kocamaz, “Aslında bu güne kadar birileri kendini hep muhatap aldırmak istiyor ben de muhatap almıyor, cevap vermiyordum. Ancak kamuoyuna öyle yalan yanlış bilgiler aktarılıyor ki bu konuda halkımızın gerçeği bilmesi açısından gerekli gördüğüm bu açıklamayı yapmak zorunda kaldım” dedi.

“GARABET KARARIN TARTIŞMALARI HALEN DEVAM ETMEKTEDİR!”

19 Şubat’ta Türkiye gündemine yerleşen kumpas organizasyonunu bir kez daha hatırlatarak sözlerine başlayan Kocamaz, “Bildiğiniz gibi 19 Şubat Günü bir gizli el ile Büyükşehir Belediye Başkan Adaylığımız engellenmişti! Adaylık Dosyasını İl Seçim Kuruluna bizzat vermekle görevli İl Yönetimi dosyayı bilinçli bir şekilde zamanında seçim kuruluna vermemiş ve aday olmamızın önü kesilerek halkın seçme, şahsımın da seçilme hakkı gasp edilmişti! Daha sonra Demokrasiye Mersin üzerinden saplanan hançerin çıkarılması ve Mersin’de başlatılmış olan hizmet hamlelerinin devam etmesi düşüncesiyle çözüm yolları arandı ve Demokrat Partiden aday olmamız kararlaştırıldı. Ancak kamuoyunun bildiği gibi yazılan senaryo gereği malum çevrelerin yaptığı itiraz neticesinde önce İl Seçim Kurulu daha sonra da YSK’nın aldığı garabet kararlarla Demokrat Partiden adaylığımız da engellendi. Bu garabet kararların tartışmaları halen kamuoyunda devam etmektedir” açıklaması yaptı.

“BİZ DOSYAYI VERSEYDİK DE ENGELLENECEKMİŞİZ!”

Geçtiğimiz hafta Servet Koca’nın gündeme getirdiği Mahkeme kararını da değerlendiren Kocamaz, “Seçimden bu yana 4 ay, 19 Şubat’tan bu yana yaklaşık 5 buçuk ay geçtikten sonra Eski İl Başkanı ve Seçim Kuruluna dosya vermemek ya da verdirmemekten sanık Servet Koca yine birilerinin yönlendirmesi ve düğmeye basması ile yalan dolan iftira tezvirat ve bilinçli söylenen yanıltıcı ifadelerle kamu oyunda kafa karışıklığı yaratmaya çalışarak mahkemede beraat ettikleri yalanını yaymaya çalışıyor. Savcılık TCK’da dosyanın geç verilmesi ile ilgili herhangi bir hüküm yok diyerek takipsizlik kararı vermiş, böylece dava açılmasının önü kesilmiştir. Bizim ve birçok hukukçunun kanaatine göre savcılık olaya seçme ve seçilme hakkını engellemek suçunu işlemek şeklinde yaklaşsaydı durum çok daha farklı boyutlara taşınır, bu işin arkasında kim ya da kimler var ortaya çıkmış olurdu. Ancak yaşanan olaylar ve alınan hukuk dışı kararlar da gösteriyor ki bizim bu dönem Mersin’de aday olmamız dosya zamanında verilmiş olsa dahi bir şekilde engellenecekmiş!” diye konuştu.

“BENİM YANIMDA NAMAZ KILIYORDU, AKŞAM DA GİDİP…”

Koca’yı riyakarlıkla itham eden Kocamaz açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Bu sabık İl başkanı zatı muhteremin riyakarlığını ve çok iyi bir tiyatrocu kimliği taşıdığını ve çok iyi rol yaptığını şimdi daha iyi görüyorum. Bu adam benimle birlikte gittiği her yerde abdest alıp namaz kılarken, aslında kıldığı namazı bile riyakarlığından dolayı kılıp akşamları da ekip arkadaşları ile farklı ortamlara takılıyormuş! Şimdi hiç sıkılmadan yapılan tüm anketlerde açık ara önde olduğumuz halde (Bu anketleri bütün siyasi partiler yaptırıyor ve bizim açık ara önde olduğumuzu biliyorken) çok geride olduğumuzu söyleyebiliyor. Yani demek istiyor ki kazanamayacağını anladığı için dosyayı verdirmedi! Behey Allah’tan korkmaz kuldan utanmaz. Defalarca sordum. Defalarca konuştuk. Dosyayı ancak görevlendirilen kişi verebilir başka kimse dosyayı veremez diyen sen değil misin? 19 Şubat Saat 17;00’den sonra dosyayı vermeme işini başarmışsınız diye partide oh çeken sizler değil misiniz? Aslında Yaşananları yan yana koyduğumuzda resim çok daha net ortaya çıkıyor!”

“ALLAH ŞAŞIRTTI ASIL ADAYIMIZ H.T İDİ DEDİ”

Servet Koca’nın basın toplantısında yaptığı en dikkat çekici açıklamalardan olan “Adayımız Hamit Tuna’ydı” başlığına da dikkat çeken Burhanettin Kocamaz, “Kurban olayım O Allaha ki seni nasılda şaşırtıyor ve bu arada asıl adayınızın H.T. olduğunu da itiraf edebiliyorsun. Ve resim tamamlanıyor! Ayrıca o gün senin en önemli işin o dosyayı Seçim Kuruluna vermek değil miydi? Ondan daha önemli başka ne işin olabilirdi? Bu iş herhangi bir baskı ya da art niyet yoksa gaflete getirilebilir mi? Şimdi İl Sekreterini suçlayarak, dosyayı Genel Merkezin vereceğini biliyorduk deyip bu işten sıyrılabileceğini mi sanıyorsun? Aynı gün seni ben Tarsus’tan üç kez aradım ve uyardım. Bana herhangi bir problem olmadığını, yalnız Mezitli ve Akdeniz Teşkilatlarında sıkıntı olduğunu ve dosyayı yetiştiremeyebileceğinizi söylediniz. Büyük şehirde herhangi bir problem olmadığını bana bizzat söyleyen sensin. Ayrıca Genel Merkezden Genel Başkan Yardımcıları Musavvat Dervişoğlu ve Hasan Seymen de seni bir kaç kez aramışlar. Şimdi bunları da inkar edebiliyorsun. Yazıklar olsun. Ayrıca dosya sende. Bu dosyanın 15 Şubatta Ankara’dan İl’e geldiğini hem senin hem de O.G’nin gördüğünü bütün detayları ile yardımcın M.B. bizzat gelip bize anlattı” diyerek Koca’nın açıklamalarını yalanladı.

Burhanettin Kocamaz, sözlerini şöyle tamamladı:

“Şimdi de bu kumpasların ardı arkası kesilmeden devam ediyor. Bu gün herkesin de gördüğü gibi cephe daha da genişletildi. Her geçen gün karşımızdaki şer cephesine yeni halkalar ekleniyor. Günü geldiğinde bu şer cephesine yeni katılanların ve sözüm ona güdümlü gazetecilik anlayışıyla hareket eden kerameti kendinden menkul zevata yazdırdıkları yazıların sebebinin ne olduğunu kamuoyuyla paylaşmasını elbette biz de biliriz. Şimdilik susuyorsak korktuğumuzdan değil edebimizdendir. Herkes de bilsin ki biz şantajlara boyun eğmeyiz. Biz birileri gibi riyakarlık yapamayız. Biz fitne fesat dedikodu gıybet yalan dolan ve tezviratlardan medet ummayız. Biz bir Allahtan bir de iftiradan korkarız. Birileri karşımızda cephe oluşturdu diye mücadeleden yılmayız. Hak bildiğimiz doğru yolda hiç kimseden çekinmeden yürümeye devam ederiz.”