Mersin’de uzun yıllar Kültür ve Turizm Müdürlüğü yapan Bahaettin Kabahasanoğlu, görevden alınmasına neden olan eski Bakan Lütfi Elvan’a öfke kustu: “İnsan, yaşattıklarını yaşamadan ölmezmiş.. Eğer zerre kadar hakkım varsa helâl etmiyorum.”
Hazine ve Maliye Bakanlığı görevinden istifa ettirilen eski Mersin Milletvekili Lütfi Elvan’ın görevini teslim etmesinin ardından Mersin eski Kültür ve Turizm Müdürü Bahaettin Kabahasanoğlu’ndan bomba açıklamalar geldi. Emekli olduktan sonra Günebakış Gazetesinde köşe yazısı yazmaya başlayan Kabahasanoğlu, son yazısında görevden alınmasına neden olduğunu öne sürdüğü Lütfi Elvan’a yüklendi.
Görevden alınma sürecini anlatan Kabahasanoğlu, “Bir koordinasyon toplantısı… İl müdürleri, muhtarlar… Sorunların çoğunluğu yol, su, elektrik… Zaman zaman okul ve sağlık konuları da gündeme geliyor. Derken yeni bulunan bir mağaradan söz edilince… Ve muhatap olarak gösterilip, bilgi verince kızılca kıyamet koptu. Ne söylemiştim ki? “Çevre ve Şehircilik İl Müdürü arkadaşımla mağarayı inceleyeceğimizi… Kültür ve Turizm açısından Bakanlığımızı ilgilendiren buluntular varsa konuyu takip edeceğimizi… Yoksa Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü uhdesinde işlemlere devam edileceğini…” Böyle şeyler… O ne şiddetli ve öfkeli bir tepkiydi öyle? Vali bir yandan, vekil bir yandan… Sanki zaman durdu ve gözlerim karardı bir anda. İşte o hiç beklemediğim sözler döküldü dilinden. “Bu arkadaşlarla birlikte yürüyemeyiz.” Ben şimdi bu sözü hak etmek için ne yapmıştım ki?” dedi.
Elvan’ın görevden istifa ettirilmeden önce Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın grup toplantısında ortaya konan “alkışlamama” görüntüsüne de değinen Bahaettin Kabahasanoğlu, “Üzüldüm mü? Bilemiyorum. Sevindim mi? İşte buna da tam olarak cevap veremem. Hani, herkes alkışlarken, bakanın elleri öylece kalakaldı ya… Koca salonda nasıl da yalnızlaştığını iliklerine kadar hissetti ya… Empati yapmaya çalıştım ve yıllar önceki tablo geldi aklıma. O, esip gürleyen adamdan eser yoktu. Özellikle “bu arkadaşlarla birlikte yürüyemeyiz” derken uzattığı işaret parmağının ucundaki idareci olarak izliyordum olanı biteni. Güle güle Sayın Elvan. Size, Allah’tan uzun ömür dilerken… “İnsan, yaşattıklarını yaşamadan ölmezmiş” sözünü bir değil, binlerce kez hatırlatmak istiyorum. Alkışlar arasında yalnız bir adam fotoğrafı olarak kayıtlara geçtiniz bile” diye yazdı.
Kabahasanoğlu yazısını şöyle tamamladı:
“Lütfü Elvan… Her ne kadar bütün yaptıklarınızın ötesinde… Bir “gönül kırma makinesi” olarak yer alsanız da hafızamızda… Onca insanı adeta kırık kalpler sokağına dönüştürseniz de… Size yine de kaliteli yalnızlıklar diliyorum. “Faizi savunan arkadaşımla beraber olmam, olamam” sözünü iliklerinize kadar hissederken… “Bu arkadaşlarla birlikte yürüyemeyiz” sözünü de hatırladığınızı düşünüyorum. İnsan, yaşattıklarını yaşamadan ölmezmiş.. Eğer zerre kadar hakkım varsa helâl etmiyorum.”