Hoşgeldiniz  

BAŞBAKANLIĞIN MERSİN BASININI ÇİZMESİNİN ALTINDA NE YATIYOR?

admin | 14 Nisan 2017 | Gündem, Son Dakika, Tüm Manşetler, Yerel Haberler A- A+

Başbakan Binali Yıldırım’ın Mersin programında son dakikada akrediteleri iptal edilen yerel basının şaşkınlığı sürerken, akreditasyon iptali için ortaya atılan iddia, Mersin basını üstünde soğuk duş etkisi yarattı.

MTSO ve Mersin Valiliği’nin organize ettiği Başbakan Binali Yıldırım’ın kanat önderleri ve STK temsilcileriyle buluşması programına davet edilen yerel basının son dakika akreditasyonlarının iptal edildiği gerekçesiyle salona alınmamasının şoku sürüyor. Başbakan Yıldırım’ın Mersin programına sadece ulusal basın ve ulusal haber ajansları kabul edilmiş, yerel basın da haberi ajanslardan geçmek zorunda kalmıştı.

 

Programa davet edilen ancak son anda akrediteleri iptal edilen yerel basında bu uygulama büyük tepkiye neden olmuştu. Tepkiler üzerine Valilik ve MTSO yaptığı “kayıt dışı” açıklamada akreditasyon iptalinde Başbakanlık’tan gelen talimat olduğu basının kulağına fısıldandı. Peki, son dakikada neden yerel basın içeri alınmadı? Konuyla ilgili ortaya atılan şok bir iddia gündemi salladı.

 

HÜKÜMET ÜYELERİNE SEÇİM BÖLGELERİ İÇİN RAPOR VERİLDİ Mİ?

 

İddia 17-25 Aralık FETÖ’nün ilk darbe girişimine dayanıyor. 17-25 Aralık’tan sonra Hükümet nezdinde başlatılan FETÖ ile mücadelesinde FETÖ ile bağlantılı derneklerle işbirliğini sürdüren Mersin basınından bazı isimler üzerinde inceleme başlatan istihbaratın, o dönemden bu yana elde edilen veriler doğrultusunda Hükümet üyelerine verdiği bilgilerin ardından Mersin basınının üstünün çizildiği öne sürüldü. Öyle ki referandum çalışmaları kapsamında tüm Hükümet üyelerine seçim bölgelerinde “zararlı” kuruluş ve gazetecilerin isimlerinin verildiği ve bu isimlerle doğrudan temasa geçmelerinden sakınmaları bile istendiği iddia edildi.

 

İTİRAFÇI GAZETECİLER Mİ VAR?

 

17-25 Aralık 2013’ten 15 Temmuz 2016’daki kalkışmaya kadar Mersin’de gerçekleştirilen operasyonlarda bazı gazetecilerin FETÖ bağlantılarının sorgulandığı, finansal ve yurt dışı gezilerinin irdelendiği, bazı gazetecilerin itirafçı olduğu ve başta FETÖ ve Alman Vakıfları ile ilişkili basın camiasındaki isimleri verdikleri iddia edildi. 15 Temmuz darbe kalkışmasının ardından bu raporların Emniyet’ten MİT’e verildiği, MİT’in de detaylı incelemesinin ardından Mersin basınıyla FETÖ ve Alman Vakıfları işbirliğini ortaya çıkardığı öne sürüldü. Mersin basınına yönelik olası operasyonun referandumun ardından başlayacağı savunulurken,  Mersin basınının da yeniden dizayn edilmesi gerektiğinin raporda yer aldığı iddia edildi.

 

DENETİM BASIN İLAN’DAN VALİLİĞE GEÇTİ

 

Hükümet’in çıkardığı son kararnameyle Resmi ilan alan gazetelerin ilan dağıtım işinin Basın İlan Kurumu’nun yanı sıra Valiliğin son denetimi yaparak, ilan alacak gazetelere onay vermesi değişikliğinin de başta Mersin basını gibi olumsuz rapor alan diğer illerdeki basının da kaynaklarını kesmeye yönelik bir girişim olduğu kaydediliyor.

 

ŞOK ALMAN AJANI İDDİALARI!

 

Özellikle 17-25 Aralık’tan sonra FETÖ ile bağlantılı derneklerle ticari faaliyetlerini sürdüren ve derneklerle ortak aktivitelere katılan basın temsilcilerinin yanı sıra PKK ile bağlantısı olan gazetecilerin de raporda yer aldığı iddia ediliyor. İstihbarata yakın kaynaklar, Mersin basınıyla ilgili ciddi sayıda Alman Vakıflarıyla organik bağı bulunan gazetecilerin de olduğunu savundular. Öyle ki raporda bahsi geçen bazı isimlerin “ajanlık”la suçlandığı da sızan bilgiler arasında.

 

Başbakan Yıldırım’ın Mersin programının ardından yerel basının tepkisi üzerine il yönetimi tarafından son dakikada apar topar basına yönelik programlar gerçekleştirilmesinin altında da büyüyen basın tepkisine karşılık referandum öncesinde durum kurtarma çalışmasının yattığı iddia edildi.

 

SORULAR… SORULAR… SORULAR…

 

1-17-25 Aralık sonrası gerçekleşen operasyonlarda Mersin basınından hangi isimler gözaltına alındı, sorgulandı ve itirafçı oldu?

2-Başbakan Yıldırım’ın Mersin programında MTSO ve Mersin Valiliği tarafından gerçekleştirilen akreditasyonlar neden Başbakanlık tarafından son dakika, ayırt edilmeksizin basının tamamını kapsayacak şekilde iptal edildi?

3-Özellikle 15 Temmuz’un ardından gerçekleşen FETÖ operasyonlarında neden bu rapor gündeme gelmedi, söz konusu –şayet denildiği gibi var ise- raporda yazılan isimlere neden bir operasyon gerçekleşmedi?

4-FETÖ, PKK hatta Alman Vakıflarıyla organik ve inorganik bağı olduğu iddia edilen gazeteciler kimler?

5-Mersin basının üzerine atılan bu büyük iddiayı genelden özele çekmek için bir çalışma olacak mı?

6-Mersin basınında yeni bir dizayn yapılacağı doğru mudur? Yapılacaksa bu dizayn neye, kime göre şekillenecektir?

7-Resmi İlan yönetmeliğinde yapılan bu büyük değişikliğin bu ve buna benzer raporlarla ilişkisi var mıdır?

8-Başta Hükümet üyelerine referandum çalışmaları kapsamında çalışacakları illerde “sakıncalı” gazetecilerin listesi verildi mi?

Paylaşın:
Etiketler:
Yorumunuz
Konu hakkındaki görüşleriniz nelerdir?

EN SON HABERLER

KÖŞE YAZARLARI
© 2017 Sansasyonel Haber Tüm Hakları Saklıdır ~ İzinsiz ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz.
Reklamı Gizle
Reklamı Gizle