Irak ve Suriye’ye asker gönderilmesi hakkında yetki veren Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi’nin süresi bir yıl daha uzatılırken ret oyu veren HDP’li Mersin Milletvekilleri de twiter üzerinden sınır ötesi operasyona karşı olduklarını açık açık yazdı.
Türkiye, Fırat’ın doğusundaki terör örgütlerine karşı
sınır güvenliğini sağlamak ve Suriyeli mültecilerin evlerine dönmelerini
sağlamak için operasyon başlatacak.
Irak ve Suriye’ye asker gönderilmesi hakkında yetki veren
Cumhurbaşkanlığı Tezkeresi’nin süresi bir yıl daha uzatıldı.
1 yıl daha uzatılan tezkere AK Parti, CHP, MHP ve İyi
Parti’nin oyları ile kabul edildi.
Görüşmelerin ardından, mevcut sınır ötesi operasyon
tezkeresinin süresi 30 Ekim 2019’dan itibaren 1 yıl daha uzatılacak.
HDP KABUL ETMEDİ
Tezkere kararı, tahmin olunacağı üzere HDP tarafından
kabul görmedi.
HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli ise grup toplantısında
tezkere hakkında “Meclis’e gelen tezkere bir samimiyet testidir.
Demokrasiden yana mısınız savaştan yana mısınız, barıştan yana mısınız
felaketten yana mısınız? 20 yıldır meclise tezkereler geliyor. 20 yıl sonunda
tezkereler ülkeyi nereye sürükledi?” diye konuşmuştu.
HDP TBMM Grup Başkanvekili ve Mersin Milletvekili Fatma
Kurtulan da bir gün önce yer aldığı MYK’da tezkereye ve operasyona karşı durduklarını
açıklayan metne imza atmıştı. Tezkere oylaması sonunda tweet atan Fatma
Kurtulan, HDP’nin barıştan uzaklaşılmasını engellemek için ret oyu verdiklerini
açıkladı.
Kurtulan, “İktidarlar halka rağmen savaş kararı verecek
duruma gelmişse çöküş dönemine girmiş, giderken de beraberinde kan getirmeye
niyetlenmiş demektir. Tarih bu iktidar örnekleri ile doludur. Bize düşen savaşa
hayır diyerek kan dökülmesini, barıştan daha da uzaklaşılmasını engellemektir”
diye yazdı.
HDP’Lİ TURAN’A GÖRE MİLLİ GÜVENLİK DEĞİL, SARAY GÜVENLİĞİ MESELESİYMİŞ!
Bir diğer HDP Mersin Milletvekili Rıdvan Turan da
operasyonun milli güvenlik meselesi olmayıp, “Saray’ın güvenlik meselesi” olduğunu
dile getirmesi de ABD Başkanı Trump’ın tweetlerinden sonra skandal yorumlarına
yol açtı.
Turan’ın, “Fırat’ın Doğusu” bir milli güvenlik meselesi değil, sarayın güvenlik meselesidir. Saray, kaosu yükseltmek ve muhalefeti parçalamak olarak belirlediği iktidarda kalma stratejisini “milli güvenlik” meselesi olarak sunuyor. Ellerinde kalan son silah bu” açıklaması yapması tepki çekti.