Mersin’in tanınmış Gazetecilerinden Avukat İzzet Uludağ sistemin çökmesiyle iç kargaşa çıkarılabileceği, turuncu kalkışmalara varan sokak hareketlerinin başlatılabileceğine dikkat çekti. İşte İzzet Uludağ’ın o yazısı:
SİSTEM ÇÖKÜNCE RANT KAVGALARI BAŞLAR
Sistem çöküp sorunlar çözülemeyince, yağma Hasan’ın böreğine ya da Batan Geminin Mallarına doğru açılan ranta el koyma ile yozlaşma başlar, yiyicilik artar, ortalığı pis kokular sarar, bunları gizlemek, milletin gözünü kamaştırmak, gerçeği görüp öğrenmesini engellemek için gerçeği karartacak, gerçeğin nerede, hangi kurtuluş programında olduğunun üstünü örtecek olaylar patlatılır, iç kargaşa çıkarmak, turuncu kalkışmalara varan sokak hareketleri başlatılabilir, yabancı güçleri müdahaleye çağırmak vb. ummadığınız şeyler dahi olabilir.
Bu süreçten elbette emperyalist güçler de faydalanmaya çalışacaklardır.
Çünkü özellikle bu gibi süreçlerde mutlaka emperyalist güçlerle hemhal olma aşkı ortalığı kaplar…
İçinde bulunduğumuz emperyalist sistemin etkilerini ve ABD emperyalizmi tarafından kuşatılmış durumumuzu irdelemeden, 1919 yılında olduğu gibi bağımsız olabilmek için kurtuluş yolları arayıp bulmadan, küresel finans kapital merkezlerinin kapısında sıcak para elde edebilmek için yalvaranların serbest piyasa ekonomisini savunan programı ile hangi tür bir anayasa değişikliği olursa olsun, ne milli egemenliği ve ne de üreten ve büyüyen, bütünleşen bir Türkiye’yi hayata geçirir ve ne de uluslararası sistemden, sistemin dayattığı rant ekonomisinden kurtuluşu sağlayabiliriz!
Kesin çözüm ancak, hiç de yabancı olmadığımız, bizi 1930’lu yıllarda dünyanın en hızlı kalkınan iki ülkesinden biri yapan, emek ve kanın kaynaşması ile yaratılan üreten ve büyüyen bir Türkiye’nin inşasını ve milletin bütünleşmesini sağlayan milli demokratik devrimle mümkündür.